Yurtdışında üniversite için neden Almanya tercih edilmeli?

Türkiye’den giden öğrencilerin Almanya’yı tercih etmeleri için en temel nedenler arasında yüksek öğrenim ve araştırma olanaklarında sunulan geniş ve modern olanaklar, programların İngilizce yürüyen seçenekler sunması ve birçok ülkeye kıyasla çok uygun maliyetli olması gösterilebilir. Bunun ötesinde Alman üniversitelerin bilim alanında dünya çapında önemli ve söz sahibi ülkeler arasında olması da tercih nedenleri arasında, örneğin uluslararası THE Ranking’in 2013/2014 verilerine bakıldığında ilk 100 üniversite arasında 6 Alman üniversitesinin olduğunu ve toplam değerlendirmede dünya çapındaki en başarılı 400 üniversite arasında 26 Alman üniversitesinin olduğunu görüyoruz. Almanya’nın bilim alanındaki başarısını Wilhelm Conrad Röntgen, Albert Einstein ve Max Planck gibi 98 Nobel ödülü alan bilim insanı ortaya koymuş oluyor. Sanat alanında ise Bach ve Mozart gibi yetenekler, edebiyatta Johann Wolfgang von Goethe ve felsefede Immanuel Kant, Karl Marx gibi önemli kişiler eserleriyle dünya klasikleri arasında sarsılmaz yerini almış bulunuyor.

Almanya yaşamak için güvenli bir ülkemidir diye konuyu ele aldığınızda Birleşmiş Milletlerinin 2013 yılı „Global Peace Index“ istatistiklerine ve 153 ülke arasından yapılan en güvenilir ülke sıralamasına göre Almanya 15. sırada yer aldığını  ve yurtdışı eğitimi açısından tercih edilen diğer ülkelerin sıralamaları incelendiğinde İngiltere’nin bu sıralamada 44., ABD’nin de 99. sırada yer aldığını görüyoruz. Dolaysıyla Almanya’nın yaşam güvenliği açısından daha başarılı bir konumda olduğunu söyleyebiliriz. 

Almanya’nın tercih edilme nedenlerinden bir diğeri de iki ülke arasındaki „yakınlık“ unsuru. Hem yurtdışı eğitimi için tercih edilen diğer ülkelere kıyasla mesafe olarak daha yakın, sezon dışında daha uygun uçak bileti temin etme kolaylığı bulunuyor. Hem de geçmişe dayanan ve ekonomi, eğitim gibi birçok alanda yapılan yakın iş birlikleri bulunuyor. Bunlar için en güncel gelişmeler olarak Türk-Alman Üniversitesi ve 2014 için ilan edilen Türk-Alman Bilim Yılı örnek gösterilebilir.

Almanya’nın son verilere göre 2.666,40 milyar EURO GSMH ile Avrupa Birliği’nin lokomotif gücü olarak birinci sırada yer alan söz sahibi bir ülke olması da ülkeyi cazip kılıyor.

Almanya ve Türkiye arasındaki akademik iş birliği ne durumda?

Güncel veriler değerlendirildiğinde iki ülke arasındaki akademik iş birliği sayısı son üç yıla kıyasla ciddi bir artış gösteriyor. Buna göre üniversiteler arasında 992 iş birliği anlaşması bulunuyor. Tüm bu akademik anlaşmaların altına imza atan kurum sayısı da 100 Türk ve 168 Alman üniversitesi olarak açıklanıyor.

Bunlardan büyük bir bölümü, 862’si, Erasmus Anlaşmaları olarak karşımıza çıkıyor ve Almanya’daki üniversitelerin Erasmus Anlaşmaları için tercih ettikleri 6. ülke olarak sırlamalarda Türkiye yer alıyor. Erasmus Değişim Programına katılan öğrencilerin verileri incelendiğinde Türk öğrencilerin (1.473) birinci sırada tercih ettikleri ülke Almanya oluyor ve Türkiye’ye bu programla gelen en büyük yabancı öğrenci grubu da (906) Almanya’dan geliyor. Ayrıca Erasmus Staj Hareketlilği Programıyla da 313 Türk öğrenci Almanya’da ve 132 Alman öğrenci de Türkiye’de staj yapmış bulunuyor.

Tüm bu veriler her iki ülke arasındaki akademik bağın güçlü olduğunu ve giderek de güçlendiğini açıkca gösteriyor. Bu durumda Almanya, Türk akademik dünyasında önemli bir tercih ülkesi olarak yerini aldığını söyleyebiliriz.

Türkiye’de Almanca’nın durumu hakkında neler söylersiniz?

Türkiye’de yabancı dil öğrenimi konusunda İngilizce birinci sırada yer alıyor, ikinci tercih edilen yabancı dil ise Almanca oluyor. Almanya’da Almanca eğitim alabilecek öğrenci potansiyelini eğer Türkiye’deki Almanca öğrenen öğrencilerin sayısıyla ilişkilendirecek olursak son verilere göre ortaöğretim’de Almanca öğrenen öğrenci sayısı 309.069, üniversitelerde de 7.691 olarak belirtiliyor. Toplamda Türkiye’de 44 üniversite Almanca öğrenim olanağı sunuyor. Okul ve üniversite dışı kurumlarda Almanca öğrenenlerin sayısı ise 20.585 olarak belirtiliyor ve toplamda Türkiye’de Almanca öğrenen kişi sayısı 337.345.

Bologna Süreciyle birlikte Almanya’daki üniversitelerin Almanca ve İngilizce öğrenim olanakları sunması ise Türkiye’deki yabancı dil öğrenen öğrencilerin Almanya’yı değerlendirmesi açısından önemli.

Bu noktada unicum olarak Almanca dil bilgisini geliştirebileceğiniz geniş yelpazede olanaklar sunuyoruz.  Bu alandaki hizmetimizi deneyimleyebileceğiniz şehirlerden Berlin, Frankfurt, Viyana, Münih, Bremen, Freiburg ve Münster bunlardan sadece bir kaçı. Yıl içerisindeki yoğun dil kurslarından, üniversite bünyesinde açılan ve farklı farklı konu başlıklarında yürüyen hem Almanca, hem İngilizce sunulan yaz ve kış kurslarına, yaz kamplarından iş dünyasında dil becerinizi geliştirebileceğiniz olanaklar var ve bunlardan biri mutlaka sizin de profilinize uyacaktır.

Almanya’daki Yüksek Öğrenim Sistemi nasıldır?

Almanya’daki yüksek öğrenim sistemi Türkiye’den daha farklı bir yapılanma gösteriyor. Buna göre üç farklı yüksek öğrenim kurumu çıkıyor karşımıza: üniversite/teknik üniversite, uygulama/meslek üniversiteleri ve güzel sanat üniversiteleri. Almanya’da 17 binin üzerinde program seçeneği sunan toplamda 392 yüksek öğrenim kurumu bulunuyor. Buların dağılımı ise 110 üniversite/teknik üniversite, 224 uygulama/meslek üniversitesi ve 58 güzel sanatlar üniversitesi şeklinde. Ağırlıklı devlet üniversitesi olduğunu da vurgulayabiliriz, 392 yüksek öğrenim kurumundan ancak 114’ü özel üniversite.

Bunlardan üniversite/ teknik üniversite diye nitelendirilen kurumlar çok geniş bir program yelpazesine sahip. Özelliği arasında diğerlerine göre daha teorik bir öğrenim içeriğine sahip olması, araştırma ve akademik çalışmalara uygun olması, doktora olanağının sunulması gösterilebilir. Uygulama/meslek üniversiteleri olarak nitelendirilen kurumlar ise daha iş hayatına odaklı öğrenim programları sunmakta ve pratik uygulama alanları uzun süreli staj programlarıyla ve bazı derslerin doğrudan üretim merkezlerinde verilmesiyle genişliyor. Bunlarda bölümlerin de ekonomi, finans, teknik ve mühendislik ağırlıklı olduğunu söyleyebiliriz. Teorinin uygulama ile buluştuğu kurumlar uygulama/meslek üniversiteleridir, ancak şu anki yasal düzenlemelere göre doktora olanağı bu kurumlarda sunulmuyor. Bu kurumlarda ulaşılabilen en yüksek mezuniyet derecesi yüksek lisans oluyor. Diğer kurum, güzel sanat üniversiteleri ise bizim güzel sanatlar fakültelerinin kurumsallaşmış hali olarak düşünülmeli. Fakülte olarak değil de doğrudan üniversite olarak kurulmuşlar. Bu kurumlarda güzel sanatlar altında tüm öğrenim olanakları bulunuyor. Bazılarında en yüksek mezuniyet derecesi yüksek lisans olabiliyor, bazılarında doktora ve akademik çalışma olanakları da sunuluyor. Dolaysıyla kişiler gelecek hedeflerine göre en uygun kurum ve programı bu şekilde belirleyebiliyor. Biz ise unicum olarak bu konudaki tecrübemize dayanarak danışmalık hizmeti sunduğumuz öğrencilerimizin profillerine göre en uygun seçenekleri değerlendirerek başarılı başvurular yapıyoruz.

Almanya’daki üniversitelere kabul koşulları nelerdir?

Bu konuda öncelikle başvuru kabulü açısından kurumların bağımsız olduğunu ve birbirlerinden farklılık gösteren kabul koşulları ve uygulamaları gösterdiklerini belirtmek gerekir. Bizdeki gibi merkezi bir yerleştirme söz konusu değil.

Ancak genel çerçevede kabul koşullarını şu şekilde özetleyebiliriz:

Lisans öğrenimi için:

• Üniversite yeterliliği sağlanmış olacak (LYS Sonucu ile veya LYS Sonucu olmadan ancak orada bir sınav ve mülakata tabi tutularak)
• Dil yeterliliği üniversiteye başlamadan önce sağlanmış olacak (Almanca veya İngilizce en az C1 seviyesinde ve geçerli resmi bir sertifika ile kanıtlanmalı. Almanca öğrenimi için eğer varsa üniversite bünyesinde hazırlık kurslarına gidilebilir veya özel, yoğun bir dil kursu da yine Almanya’da ayarlanabilir.)

Yüksek lisans öğrenimi için:

• Üniversiteyi tamamlamış veya son sınıfta olmak
• Dil yeterliliği üniversiteye başlamadan önce sağlanmış olacak (Almanca veya İngilizce en az C1 seviyesinde ve geçerli resmi bir sertifika ile kanıtlanmalı. Almanca öğrenimi için eğer varsa üniversite bünyesinde hazırlık kurslarına gidilebilir veya özel, yoğun bir dil kursu da yine Almanya’da ayarlanabilir.)

Her ne kadar bazı başvurularda Almanca gerekmese de. Gitmeden temel seviyede Goethe Enstitüsünde bir dil kursuna gitmenizi unicum olarak öneririz. Bu günlük hayatı, resmi dairelerdeki işlemlerde iletişimi kolaylaştıracaktır. Ayrıca Almanca C1 seviyesi için gerekli sertifika sınavları ve sınav tarihleri hakkında Goethe Enstitüsüyle de görüşebilirsiniz.

Almanya’da Yüksek Öğrenim sürecindeki masraflar ve çalışma olanakları hakkında bilgi alabilir miyiz?

Almanya’da devlet üniversitelerinde normal ve makul koşullarda sunulan olanaklarda dönemlik bir harç ödemesi söz konusu. Bölümden bölüme değişiklik gösteriyor olsa da bu miktar ortalama 150,00 – 300,00 EURO arasında belirleniyor.

Özel üniversitelerde ve bazı spesifik programlarda ise ücretler dönemlik ortalama 3.000 EURO ila program başı 30.000 EURO arasında değişiklik gösteriyor.

Üniversite ödemeleri haricinde de yaşam masrafları söz konusu. Bu miktar büyük ölçüde gidilecek şehir ve kira masraflarına göre şekilleniyor. Münih, Frankfurt ve Hamburg gibi pahalı şehirlerde yaşam masrafları için belirlenen gider ortalamasının üzerine çıkmak gerekiyor. Resmi verilere göre üniversite öğrencilerinin Almanya’da aylık yaşam giderleri yaklaşık 795 EURO olarak açıklanıyor ve bu miktarın yaklaşık 300 EURO’sunu kira ve yan giderler oluşturuyor.

Yabancı öğrenciler ayrıca yasal olarak yılda 120 gün tam zamanlı veya 240 gün yarı zamanlı çalışma hakkına sahipler. Kendi alanlarıyla ilgili şirketlerde çalışabilecekleri gibi öğrenciler harçlıklarını çıkarmak üzere restoranlarda yardımcı, market içi düzenleme veya gazete dağıtımı gibi işler de bulabiliyorlar.

Bu noktada bizim tavsiyemiz mutlaka finans garantinizi sağlamış olarak gitmeniz yönünde olacaktır. Derslerin ve ders için hazırlık çalışmaların yoğunluğu, adaptasyon süreci çalışma olanağını engelleyebiliyor. Ayrıca vize prosedürleri açısından da belli bir maddi teminatın sağlanması gerekiyor.

Almanya’daki Türk öğrencilerin profili nasıldır?

Almanya’daki üniversite öğrenci sayısı yaklaşık 2 milyon 400 bin’e ulaştı ve bunun içinden yabancı öğrenci sayısı son resmi verilere göre 265 binin üzerinde. Ancak Almanya dışından gelen yabancı öğrenci sayısı ise 190.000 civarında, oran olarak da bunlar %8’lik bir dilimi oluşturmakta. Alman devleti ve ilgili resmi kurumları yabancı öğrencilerin yüksek öğrenim kurumlarından alacağı hizmet memnuniyeti için ciddi çalışmalar yürüyüyor. Nitekim bu konuda Kasım 2009’da bir kanunname („code of conduct“) yayınlandı, yüksek öğrenim kurumları kendi tercihleri doğrultusunda bu kanunnamenin altına imza atabiliyorlar ve yabancı öğrencilere karşı hizmet kalitesini korumak ve geliştirmek, onlara tüm konularda destek çıkmak üzere  sorumlu kılıyorlar. 124 üniversite bu kanunnamenin altına imzasını atmış bulunuyor. Biz öğrencilerimiz için profillerine uygun seçim yaparken bu sorumlulukları yerine getirebilen ve yabancı öğrencilerin memnuniyetini gözeten üniversiteleri de göz önünde tutarak başvurulacak üniversiteleri belirliyoruz.

Almanya’daki Türk öğrenci profiline daha yakından bakacak olursak toplamda 28 bin 500 öğrencinin kayıtlı olduğunu ve bunlardan 6 bin 584’ü Türkiye’den gittiğini görüyoruz. Yabancı öğrencilerin geldiği ülkeler sıralamasına bakıldığında ise Türkiye 6. sırada yer alıyor. Birinci sırada Çin Halk Cumhuriyeti, 2. sırada Rusya ve 3. sırada Avusturya yer alıyor. Türk öğrencilerin tercih ettikleri ilk üç eyalet sıralaması ise Kuzey ren Vestfalya, Baden-Württemberg ve Hessen şeklinde ve her bir eyalette yabancı öğrenci sıralamasında birinci sırada yer alıyorlar.

Türk öğrenciler lisans programlarında ilk tercih ettikleri bölümler sırasıyla enformatik, makina mühendisliği ve elektroteknik; yüksek lisans programlarında da yine sırasıyla makina mühendisliği, ekonomi bilimleri ve enformatik şeklindedir.

Beşiktaş Cumhuriyet Meydanı
Serencebey Yokuşu No. 1 – Kat 6
Beşiktaş – İstanbul
Tel.: +0 212 259 70 73
www.unicum.com.tr